Haber Özeti

ABD Merkez Bankası (Fed), 28-29 Ekim tarihlerinde düzenlenen toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek yüzde 3,75-4 aralığına düşürdüğünü açıkladı ve ayrıca bilanço küçültme sürecini durdurma kararı aldı.

Haber Detayları

**Faiz İndiren Fed, Bilanço Küçültme Sürecini Durduracağını Açıkladı: Ekonomik Dönüşümün Yeni Çizgileri**

ABD Merkez Bankası (Fed), 28-29 Ekim tarihlerinde gerçekleştirdiği toplantıda, piyasalarda geniş bir yankı uyandıran önemli bir karar aldı. Politika faizini 25 baz puan indiren Fed, faizi yüzde 3,75-4 aralığına çekti. Bu indirim, özellikle 2022 yılı boyunca artan faiz oranlarının ardındaki duraksamanın bir yansıması olarak değerlendirildi. Ekonomik büyümenin yavaşlaması ve enflasyonun hedeflenen seviyelerin altına düşmesi, Fed’in bu kararı almasına zemin hazırladı. Ancak bu adım, yalnızca faiz oranlarıyla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda Fed’in bilanço küçültüm sürecini de durdurma kararı alması, piyasalardaki belirsizlikleri daha da artırdı.

Fed’in faiz indirimine gitmesi, son yıllardaki uygulamalarına bakıldığında önemli bir dönüşüme işaret ediyor. 2022’de, enflasyonla mücadele amacıyla hızla yükseltilen faiz oranları, ekonomik durgunluk endişeleriyle birlikte yeniden gözden geçirilmişti. Enflasyonun yavaşlayarak geçen yılki yüksek seviyelerden sıyrılmasının yanı sıra, işsizlik oranlarının da artış göstermesi, Fed’in bu kararında belirleyici bir rol oynadı. Ekonomik verilerdeki bu değişim, Fed’in para politikasındaki esnekliğini artırarak, piyasaların daha sağlıklı bir şekilde işlemesine katkı sağlamayı amaçlıyor.

Bilanço küçültme sürecinin durdurulması, Fed’in bilançosundaki varlıkların azaltılması için daha önce belirlediği hedeflerin askıya alınması anlamına geliyor. Bu karar, Covid-19 pandeması sonrası uygulanan genişlemeci para politikalarının bir sonucu olarak ortaya çıkan likidite bolluğunun son bulabileceği endişelerini de gündeme getiriyor. Fed, bu süreçte varlık alımını sürdürmek yerine, varlıklarını azaltarak piyasalardaki para miktarını sıkılaştırmayı hedefliyordu. Ancak, mevcut ekonomik koşulların bu hedeflerin gerçekleştirilmesine engel olduğunu görmekteyiz.

Bu gelişmeler, yatırımcılar ve piyasa analistleri için önemli bir belirsizlik kaynağı oluşturuyor. Faiz oranlarındaki düşüş, borçlanma maliyetlerini azaltarak tüketici harcamalarını ve yatırımları teşvik edebilir. Ancak, piyasalarda yaşanan dalgalanmalar ve enflasyonist baskıların devam etmesi, bu iyimserliği gölgede bırakıyor. Özellikle, Fed’in kararlarının dolaylı etkileri, borsa endeksleri ve döviz kurları üzerinde belirgin değişimlere yol açabilir. Uzmanlar, bu belirsizliğin, yatırımcıların risk alma iştahını azaltabileceğini ve güvenli liman arayışını artırabileceğini dile getiriyor.

Sonuç olarak, Fed’in faiz indirme ve bilanço küçültme sürecini durdurma kararı, yalnızca bir para politikası değişikliği değil, aynı zamanda ABD ekonomisinin karşı karşıya olduğu zorlukların bir yansımasıdır. Ekonomik büyümenin yavaşladığı, enflasyonun hedeflerin altında seyrettiği ve işsizlik oranlarının artış gösterdiği bir ortamda, Fed’in alacağı her karar, küresel ekonomik dengeleri de etkileyebilecek nitelikte. Bu nedenle, yatırımcıların ve ekonomistlerin, Fed’in politikalarını ve piyasa tepkilerini dikkatle izlemeye devam etmesi gerektiği aşikardır.

Haberin devamını ve tüm detayları www.bloomberght.com adresinden okuyabilirsiniz.